NESAİ SÜNEN-İ KÜBRA

Bablar    Konular    Numaralar

KİTABU’Z-ZEKAT

<< 861 >>

زكاة الإبل

5- Develerin Zekab

 

أنبأ عبيد الله بن سعيد قال ثنا سفيان قال حدثني عمرو بن يحيى وأنبأ محمد بن المثنى ومحمد بن بشار قالا ثنا عبد الرحمن قال ثنا سفيان وشعبة ومالك عن عمرو بن يحيى عن أبيه عن أبي سعيد قال قال رسول الله صلى الله عليه وسلم ليس فيما دون خمسة أوسق ولا فيما دون خمس ذود ولا فيما دون خمس أواق صدقة

 

[-: 2237 :-] Ebu Said'in bildirdiğine göre Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem):  "Beş vesak'tan daha az olan mahsülde zekat olmaz. Beşten az olan develerde de zekat olmaz. Aynı şekilde beş ukiyyeden daha az olan gümüşün de zekatı olmaz" buyurdu.

 

Mücteba: 5/17; Tuhfe: 4402.

 

 

حدثنا عيسى بن حماد قال أنبأ الليث عن يحيى بن سعيد عن عمرو بن يحيى بن عمارة عن أبيه عن أبي سعيد الخدري أن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال ليس فيما دون خمس ذود صدقة ولا فيما دون خمس أواق فضة صدقة ولا فيما دون خمسة أوسق صدقة

 

[-: 2238 :-] Ebu Said el-Hudrl'nin bildirdiğine göre Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Beşten az olan devede zekat olmaz. Beş ukiyyeden daha az olan gümüşün de zekatı olmaz. Aynı şekilde beş vesaktan daha az olan mahsülde de zekat olmaz" buyurdu.

 

Mücteba: 5/18; Tuhfe: 4402.

 

 

أنا محمد بن عبد الله بن المبارك قال ثنا المظفر بن مدرك أبو كامل قال حدثنا حماد بن سلمة قال أخذت هذا الكتاب من ثمامة بن عبد الله بن أنس عن أنس بن مالك أن أبا بكر كتب لهم أن هذه فرائض الصدقة التي فرض على رسول الله صلى الله عليه وسلم المسلمين التي أمر الله بها رسوله صلى الله عليه وسلم فمن سئلها من المسلمين على وجهها فليعط ومن سئل فوق ذلك فلا يعط فيما دون خمس وعشرين من الإبل في كل خمس ذود شاة فإذا بلغت خمسا وعشرين ففيها بنت مخاض إلى خمس وثلاثين فإن لم تكن ابنة مخاض فابن لبون ذكر فإذا بلغت ستا وثلاثين ففيها بنت لبون إلى خمس وأربعين فإذا بلغت ستا وأربعن ففيها حقة طروقة الفحل إلى ستين فإذا بلغت واحدا وستين ففيها جذعة إلى خمس وسبعين فإذا بلغت ستا وسبعين ففيها ابنتا لبون إلى تسعين فإذا بلغت واحدا وتسعين ففيها حقتان طروقتا الفحل إلى عشرين ومائة فإذا زادت على عشرين ومائة ففي كل أربعين بنت لبون وفي كل خمسين حقة فإذا تباين أسنان الإبل في فرائض الصدقات فمن بلغت عنده صدقة الجذعة وليست عنده جذعة وعنده حقة فإنها تقبل منه الحقة ويجعل معها شاتين إن استيسرتا له أو عشرين درهما وإن بلغت عنده صدقة الحقة وليست عنده إلا جذعة فإنها تقبل منه ويعطيه المصدق عشرين درهما أو شاتين ومن بلغت عنده صدقة الحقة وليست عنده وعنده بنت لبون فإنها تقبل منه وتجعل معها شاتين إن استيسرتا له أو عشرين درهما ومن بلغت عنده صدقة بنت لبون وليست عنده إلا حقة فإنها تقبل منه ويعطيه المصدق عشرين درهما أو شاتين ومن بلغت عنده صدقة بنت لبون وليست عنده بنت لبون وعنده بنت مخاض فإنها تقبل منه ويحمل معها شاتين إن استيسرتا له أو عشرين درهما ومن بلغت عنده صدقة بنت مخاض وليس عنده إلا بن لبون ذكر فإنه يقبل منه وليس معه شيء ومن لم يكن عنده إلا أربع من الإبل فليس فيها شيء إلا أن يشاء ربها وفي صدقة الغنم في ساعتها إذا كانت أربعين ففيها شاة إلى عشرين ومائة فإذا زادت واحدة ففيها شاتان إلى مائتين فإذا زادت واحدة ففيها ثلاث شياه إلى ثلاثمائة فإذا زادت ففي كل مائة شاة ولا يؤخذ في الصدقة هرمة ولا ذات عوار ولا تتيسر الغنم إلا أن يشاء المصدق ولا يجمع بين متفرق ولا يفرق بين مجتمع خشية الصدقة وما كان من خليطين فإنهما يتراجعان بينهما بالسوية فإذا كانت سائمة الرجل ناقصة من أربعين شاة واحدة فليس فيها شيء إلا أن يشاء ربها وفي الرقة ربع العشر فإذا لم يكن المال إلا تسعين ومائة درهم فليس فيها شيء إلا أن يشاء ربها

 

[-: 2239 :-] Enes b. Malik'in bildirdiğine göre Ebu Bekr, kendisini zekat toplamak üzere (Bahreyn'e) gönderdiğinde oradakilere şu mektubu yazmıştır: Bu, Allah Teala'nın Peygamberine emrettiği, Nebi'in (s.a.v.) de Müslümanlara takdir ettiği zekat oranlarını açıklayan mektuptur. Bu oranlar dahilinde herkes kendisinden istenilen miktarı versin. Hiç kimse bu oranların üstünde istenilen bir şeyi vermesin. Yirmi beşten az olan develerde her beş deve için zekat olarak bir koyun vardır. Yirmi beş deveden otuz beş deveye kadar da iki yaşına basmış bir dişi deve verilir. Hayvanlar içinde vermek için iki yaşına basmış dişi deve yoksa, üç yaşına basmış bir erkek deve verilir. Otuz altı deveden kırk beş deveye kadar üç yaşına girmiş bir dişi deve verilir. Kırk altı deveden altmış deveye kadar da dört yaşına girmiş gebe bir deve verilir. Altmış bir deveden yetmiş beş deveye kadar da beş yaşına girmiş bir dişi deve verilir. Yetmiş altı deveden doksan deveye kadar üç yaşına girmiş iki dişi deve verilir. Doksan bir deveden yüz yirmi deveye kadar da dört yaşına girmiş ve gebe olan iki deve verilir. Yüz yirmiden daha yukarısı için de her kırk deve için üç yaşına girmiş bir dişi deve, her elli deve için de dört yaşına girmiş bir dişi deve verilir.

 

Verilecek develerin yaşları konusunda ortaya çıkabilecek sıkıntılarda, beş yaşına girmiş bir dişi deve vermesi gereken ancak hayvanları içinde böylesi bir devesi olmayan kişi, varsa dört yaşına girmiş bir dişi deve ile birlikte kolayına gelecek şekilde iki koyun veya yirmi dirhem verir. Dört yaşına girmiş bir dişi deve vermesi gereken ancak hayvanları içinde sadece beş yaşına basmış dişi develeri olan kişi, beş yaşına basmış deve verir ve karşılığında zekat memuru aradaki fark için kendisine yirmi dirhem veya iki koyun verir. Dört yaşına girmiş bir dişi deve vermesi gereken, ancak hayvanları içinde böylesi bir devesi olmayan kişi, varsa üç yaşına girmiş bir dişi deve ile birlikte kolayına gelecek şekilde iki koyun veya yirmi dirhem verir. Üç yaşına girmiş bir dişi deve vermesi gereken ancak hayvanları içinde sadece dört yaşına basmış dişi develeri olan kişi dört yaşına basmış deve veri: ve karşılığında zekat memuru aradaki fark için kendisine yirmi dirhem veya iki koyun verir. iki yaşını bitirip üç yaşına girmiş bir dişi deve vermesi gereken ancak hayvanları içinde böylesi bir devesi olmayan kişi, varsa bir yaşını bitirip iki yaşına girmiş bir dişi deve ile birlikte kalayına gelecek şekilde iki koyun veya yirmi dirhem verir. Bir yaşını bitirip iki yaşına girmiş bir dişi deve vermesi gereken kişinin yanında öylesi bir deve bulunmuyarsa ve üç yaşına girmiş erkek devesi varsa sadece bunu verir. Sadece dört devesi bulunan kişinin zekat vermesi gerekmez ancak dilerse de verebilir.

 

Otlaklarda beslenen koyunlara gelince, kırk koyundan yüz yirmi koyuna kadar zekat olarak bir koyun verilir. Yüzyirmibirden iki yüz koyuna kadar da iki koyun verilir. ikiyüzbirden üç yüz koyuna kadar üç koyun vardır. Bunun üstündeki her yüz koyun için de zekat olarak bir koyun verilir. Zekat olarak alınacak koyunlar yaşlı veya kusurlu olmamalıdır. Aynı şekilde zekat memuru kabul etmedikten sonra teke de alınmaz. Zekat miktarını azaltmak için ayrı ayrı hayvanlar bir araya getirilemeyeceği gibi sürü de parçalara böıünmemelidir. Hayvanları karışık olan ortaklardan alınan zekatta, ortaklar bunu hisselerine göre hesaplarıar. Kişinin otlaklarda beslediği koyunları kırktan bir eksik olsa da zekatı alınmaz. Ancak mal sahibi dilerse verebilir.

Gümüşte de kırkta bir zekat vardır. Şayet kişinin yüzdoksan dirhemi varsa zekatı olmaz, ancak kendisi dilerse verebilir.

 

2247. hadiste yine gelecektir.  -  Mücteba: 5/18; Tuhfe: 6582.

 

Diğer tahric: Buhari (1448, 1450, 1451, 1453, 1454, 1455, 2487, 6955), Ebu Davud (1567), İbn Mace (1800), Ahmed, Müsned (72) ve İbn Hibban (3266)

 

 

مانع زكاة الإبل

6- Develerinin Zekatını Vermeyenler

 

أنبأ عمران بن بكار قال ثنا علي بن عباس قال حدثنا شعيب قال حدثني أبو الزياد مما حدثه عبد الرحمن الأعرج مما ذكر أنه سمع أبا هريرة يحدث به قال قال النبي صلى الله عليه وسلم تأتي الإبل على ربها على خير ما كانت إذا هي لم يعط فيها حقها فتطؤه بأخفافها وتأتي الغنم على ربها على خير ما كانت إذا لم يعط فيها حقها فتطؤه بأظلافها وتنطحه بقرونها ومن حقها أن تحلب على الماء ألا لا يأتين أحدكم يوم القيامة ببعير يحمله على رقبته له رغاء فيقول يا محمد فأقول لا أملك لك شيئا قد بلغت لا يأتيني أحدكم يوم القيامة بشاة يحملها على رقبته لها ثغاء فيقول يا محمد فأقول لا أملك لك شيئا قد بلغت ويكون كنز أحدهم يوم القيامة شجاعا أقرع يفر منه صاحبه ويطلبه عليه وسلم فحمد الله وأثنى عليه ثم قال ما بال أقوام يقولون كذا وكذا أنا كنزك فلا يزال به حتى يلقمه أصبعه

 

[-: 2240 :-] Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Nebi (sallallahu aleyhi ve sellem): "Dünyadayken zekatı verilmemiş develer, kıyamet gününde en dinç ve semiz halleriyle sahiplerinin karşısına çıkar ve onu ayaklarıyla çiğnerler. Dünyadayken zekatı verilmemiş koyunlar da, kıyamet gününde en dinç ve semiz halleriyle sahiplerinin karşısına çıkar ve onu ayakları ve boynuzlarıyla çiğnerler. Hayvanların bir hakları da su başlarında sağılmalarıdır.

 

Dikkat edin de kıyamet gününde biriniz boynunda devesiyle ve deve gibi de böğürerek: «Ey Muhammed!» deyip benden yardım istemesin. Zira orada: «Senin için artık bir şey yapamam, çünkü zamanında sana tebliğimi yapmıştım» diyeceğim.

 

Dikkat edin de kıyamet gününde biriniz boynunda koyunuyla ve meleyerek: «Ey Muhammed!» deyip benden yardım istemesin. Zira orada: «Senin için artık bir şey yapamam, çünkü zamanında sana tebliğimi yapmıştım» diyeceğim. Kıyamet gününde (zekatı verilmemiş) mallarınız kel bir yılan şeklinde sizlerin peşinden koşacaktır. «Ben senin biriktirdiğin mallarınım!» diyerekten sahibini kovalar ve sonunda onu parmağI.ndan yakalar" buyurdu.

 

Mücteba: 5/23; Tuhfe: 13732.